Borusan 2010 Yılı Faaliyet Özeti

GENEL DEĞERLENDİRME2010 yılı, 2008 kriz öncesi iş dinamiklerine büyük ölçüde döndüğümüz, başarılı bir yıl oldu. Türkiye ekonomisi 2010 yılında çok güçlü bir ekonomik büyüme (% 9) gösterdi. Portföy akımları ve kredi büyümesi ile güçlenen iç talepten azami faydalandık ve birçok pazarın üzerinde büyüme kaydettik. Grup olarak 2010 yılında % 45'lik büyüme ile tarihimizin en yüksek cirosuna, 3,5 milyar $'a ulaştık.
2010 yılında faaliyet sonuçlarını etkileyen başlıca unsurlar şöyle özetlenebilir:
  • Türkiye ekonomisi gelişmekte olan ekonomiler içinde en yüksek, dünyada ise 3'üncü en yüksek büyümeyi gerçekleştirdi. Avrupa pazarına bağımlı ihracat yapısının getirdiği risklere rağmen, 2009 yılının ikinci yarısında yakalanan momentum sürekli oldu.
  • Hizmet verdiğimiz ana sektörler olan otomotiv ve beyaz eşya sektörleri; 2010 yılı boyunca düşük seyreden €/TL kuru ve tüketici finansmanı faizleri ile yoğun fiyat rekabeti neticesinde 2009 yılına oranla önemli bir büyüme kaydetti. Yurt içi otomotiv üretimi 2010 yılında % 17 büyüyerek 1,1 milyon adede ulaşırken, beyaz eşya üretimi % 12 oranında artarak 18,4 milyon adet oldu. İnşaat sektörünün 2010 yılındaki GSYH büyümesi ise % 17 olarak gerçekleşti. Bu kapsamda yassı çelik ve çelik boru pazarlarında sırasıyla % 33 ve % 17 oranlarında büyüme elde edildi.
  • Çelik fiyatlarının öngörülebilirliği arz/talep dengesinden öte, girdi fiyatlarındaki dalgalanmalar, ekonomik volatilite artışı ve değişen tedarik şartlarıyla giderek güçleşti. Dünya çelik fiyatları 2010 yılına hızlı bir yükselişle başladı. Haziran'a kadar istikrarlı bir şekilde yükselen çelik fiyatları yıl ortasında zayıflayan arz/talep dengesiyle düşüşe geçti ve bir süre stabil kaldı. Yılın son 2 ayında ise talepte belirgin bir değişiklik olmamasına rağmen tekrar yükseliş trendine girdi. Sonuç olarak bir önceki yıla göre daha yüksek bir fiyat platformu oluştu.
  • Kriz sonrasında rekabette fark yaratan uygulamalar, yüksek verimlilik ve marka değerini yükseltecek katma değerli ürün ve hizmetler şirketler için kritik hale geldi.
Çelik Grubu şirketlerimiz artan fiyatların da etkisiyle % 40 oranında büyürken, Distribütörlük Grubu şirketlerimiz iş hacimlerini artırarak bir önceki yıla kıyasla % 45 daha fazla ciro elde etti.



Çelik Grubu 2,5 milyon ton çelik işleyerek, toplam ciroda % 53’lük pay aldı. Çelik boru şirketlerimiz 707 milyon $’lık satış geliri kaydederken, yassı çelik şirketlerimiz % 46’lık artışla 1.150 milyon $ ciroya ulaştı.

Distribütörlük faaliyetlerimiz ise geçen yıl ulaştığı toplam ciro içindeki % 38’lik payını muhafaza etti. 2010 yılının rekor büyümesi % 60 ile Oto Grubu şirketlerimizden geldi. Pazardaki büyümenin de etkisiyle BMW, MINI, Land Rover ve Aston Martin Türkiye temsilciliği ile toplamda 15.000’i aşan araç ve motorsiklet satışı gerçekleştirerek tarihi bir rekora imza attı.

Gerek Supsan gerekse Manheim Türkiye stratejik planları ile uyumlu ve gelecekteki büyümelerini garanti altına alacak adımlar attı.

İş makineleri ve güç sistemleri faaliyetlerimiz hem Türkiye’deki hem de Kazakistan’daki sektörel iyileşmelerden faydalanmasını bildi ve cirosunu % 30 oranında artırdı. Türkiye pazarında iş makinesi satış adedimiz 2009’a göre neredeyse ikiye katlanarak, 953 adede ulaştı. Kazakistan pazarında liderliğimizi korurken, yurt içi ve yurt dışı güç sistemleri satışlarımızda rekor seviyelere ulaştık.

2000 yılından beri ortalama % 20 büyüdüğümüz lojistik sektöründe 2010 yılında 170 milyon $ grup dışı ciro yarattık. Toplam ciromuz ise % 33 büyümeyle 264 milyon $ olarak gerçekleşti. 2008’de başladığımız 100 milyon $’lık liman yatırımının tamamlanmasıyla Gemlik Körfezi’ndeki en önemli oyuncu haline geldik. Konteyner kapasitemizi ve elleçleme teknolojimizi stratejik müşterilerimizin ihtiyaçlarına daha iyi cevap verecek hale getirmek için 3. faz liman yatırımımızı daha erken bir tarihte gerçekleştirme kararı aldık.

2010 yılında iç piyasadaki büyüme ve fırsatlar, yurt dışı pazarlara oranla fazla olduğundan, ihracat ve uluslararası satışlarımızın toplam ciromuz içindeki oranı % 27’den % 24’e geriledi. Çelik Boru Grubu’nun hat borusu projelerine ilişkin yaşadığı global pazar daralması toplam ihracat dengelerini olumsuz etkiledi. Buna rağmen ülke ve ürün segmentlerindeki fırsatlar diğer çelik ürünlerinde başarıyla hayata geçirildi. Diğer yandan yurt dışında faaliyet gösteren şirketlerimiz (Kazakistan başta olmak üzere iş makineleri ve güç sistemleri, yurt dışı lojistik faaliyetlerimiz, Vobarno) iş hacimlerini artırmayı başardılar. Toplam ihracat ve uluslararası faaliyetlerimiz % 28’lik artışla 844 milyon $’a ulaştı.



Kriz yönetiminden bugüne sürdürdüğümüz ve istikrarlı bir şekilde iyileştirdiğimiz faaliyet giderlerimizin satışlara oranı % 6,8’e geriledi (2009: % 8,1). 2010 yılında faaliyet gösterdiğimiz tüm iş kollarında artan rekabet, kâr marjları üstünde baskı yarattı. Söz konusu kâr kayıplarını artan iş ölçeğimizle ve etkin gider yönetimimizle nispeten dengeledik ve vergi öncesi kâr seviyesinde % 23’lük büyüme yakaladık. Ancak Çelik Boru Grubu’nun gerek yurt dışı proje segmentindeki durgunluk gerekse yurt içindeki olumsuz fiyat rekabeti sonucunda zarar etmesi, Grup genelinde kârlılık artışımızı sınırlandırdı.





Grubumuzun 2000 yılından beri ortalama % 10 büyüyen FVAÖK seviyesi 2010 yılında 243 milyon $’a ulaştı. Diğer iş kollarımızda hedeflerin üzerinde hacim ve kâr yaratılmasına rağmen Çelik Boru Grubu’nun sınırlı katkısı nedeniyle FVAÖK’ün toplam satışlara oranı % 7 ile sınırlı kaldı.



Satışlarımızdaki % 45’lik büyümeyle beraber, 2010 dönem sonu işletme sermayemiz 2009’a göre % 20 artış gösterdi. Bu artışta 2011 ilk çeyrek satış fırsatlarını değerlendirmek ve yükselen çelik fiyatlarından yararlanmak için aldığımız stratejik kararların da önemli etkisi oldu. Diğer yandan işletme sermayesi yönetimimizde yapısal iyileşmeye devam ediyoruz. 2010 yılında ortalama işletme sermayesi devir hızımızı 25 gün iyileştirerek 97 güne çektik.




2010’da gerçekleştirdiğimiz 166 milyon $’lık yatırım ile 2000 yılından beri yaptığımız kümülatif yatırım tutarı 1.3 milyar $’ı geçti.

Grup genelinde stratejik önem arz ettiğine inandığımız yatırımlara devam ediyoruz. Borusan Mannesmann Boru’nun toplam 100 milyon $ tutarındaki yeni spiral boru üretim tesisisinin temelini 2010 yılında attık. 2011 yılının son çeyreğinde devreye girmesi planlanan tesis, kullanılan teknoloji, üretim kapasitesi, yerleşim düzeni, üretim esnekliği ve limana yakın stratejik konumu ile dünyadaki en iyi örneklerden biri olarak tasarlandı. Yine toplam 100 milyon $’lık yatırımla Gemlik’teki liman kapasitemizi 2 katına çıkardık. Böylelikle genel kargoda 5,7 milyon ton, konteyner elleçlemede ise 400.000 TEU’luk kapasiteye ulaştık. Liman yatırımımızın 3'üncü fazını ise 2011 yılı içinde başlatıyoruz.

Yeni stratejik iş alanımız olan enerji sektöründeki toplam yatırımımız; 2010 yılındaki faaliyetlerimizle birlikte 264 milyon $’a ulaştı. Bu alanda tamamladığımız ilk yatırım olan 60 MW’lık Bandırma Borasco Rüzgâr Enerjisi Santrali üretime başladı. 50 MW’lık Yedigöl-Aksu Hidroelektik Santrali’nin ise 2011 ortasında üretime geçmesi planlanıyor. 2011 yılında enerji iş kolumuza 214 milyon $’lık yatırım yapmayı hedefliyoruz.



Etkin şekilde kontrol edilen işletme sermayesi ve gider yönetimine rağmen, yatırımlarımıza fon yaratmak üzere özellikle uzun vadeli borçlanmamızı artırdık. Net borçlanma düzeyimiz önceki yıla oranla % 12 artarak 1.192 milyon $ olarak gerçekleşti. Buna rağmen borç / özkaynak dengeleri hedeflenen optimal seviyelerde sürdürüldü.

Bilanço büyümesi ile beraber artan borç seviyemizin aksine azalan borç maliyetleri ve asıl önemlisi etkin risk yönetimi ile finansal giderlerimizi % 20 oranında iyileştirdik.



2010 yılında iş hedeflerimizi gerçekleştirmeye yönelik her adımımızı sürdürülebilirlik yaklaşımı ile attık. 2010 yılında Dünya Sürdürülebilir Kalkınma İş Konseyi’ne (WBCSD) Türkiye’den katılan iki şirketten biri olduk. Ayrıca 2012 sonrası küresel ısınma ve iklim değişikliğine karşı yeni düzenin nasıl olması gerektiği konusunda tavsiyeler içeren ve dünyanın önde gelen 1000’den fazla kurumunun imzaladığı Cancun Bildirisi’ne imza attık. Türkiye’de faaliyet gösteren şirketler arasında bildiriye imza atan 3 özel sektör kurumundan biri olarak düşük karbon ekonomisine geçiş planlarına destek verdik.

2010 yılında Borusan Grubu olarak çevresel sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında enerji verimliliği, sera gazı emisyonları, atık yönetimi ve su kullanımı gibi kritik konulara odaklandık.

Bu yılın başarılı sonuçlarını hiç şüphesiz ki öncelikle Borusanlılar’ın fark yaratan çok değerli katkılarıyla sağladık. Kriz dönemindeki yüksek başarıyı, fırsatları hayata geçirip yeni iş dinamikleri yaratarak büyüme döneminde de sürdürdük. Sonuç olarak, 2010 yılında hem yatırım hem de yeni dünya ve pazar dinamiklerine uyum sürecinde geleceğe yönelik hamleleri hayata geçirecek iş yapısı ve yaklaşımları sağladık. 2011 yılında asgari % 15 büyüme ve daha yüksek oranda kârlılık artışı sağlamayı, ürün ve hizmetlerde yenilikçi çözümler yaratmayı, verimlilik ve finansal yapının gücünü sürdürmeyi ana hedefler olarak belirledik.

Bu başarılı sonuçlara ulaşmamızda emeği geçen tüm yönetici ve çalışanlarımıza, iş ortaklarımıza, değerli müşterilerimize içtenlikle teşekkür ederim.

ENDÜSTRİYEL ANALİZ

ÇelikEkonominin önemli göstergeleri arasında yer alan çelik üretiminin, kriz öncesini aşarak rekor seviyelere yükselmesi dünya ekonomisinin iyileşme sürecinde olduğunu net bir şekilde ortaya koydu.

2010 yılında dünya çelik sektöründe dikkat çeken en önemli konulardan biri önceki yılların aksine üretimindeki artışın ağırlıklı olarak gelişmekte olan ülkelerden değil, gelişmiş ülkelerden kaynaklanması oldu. Bu durum, 2009 yılında üretimdeki daralmanın gelişmiş ülkelerde daha yoğun bir şekilde yaşanmasından kaynaklandı. Çelik üretimindeki yüksek oranlı artışların, halen gelişmiş ülkelerin kriz öncesi seviyeleri yakalamasına yetmediğini görüyoruz.

2010 yılında dünya çelik üretimi, % 15 artışla, 1,4 milyar ton seviyesine yükseldi. Böylece dünya ham çelik üretimi, 2008 yılındaki seviyesine kıyasla % 7 artış göstererek, kriz öncesi seviyelerin de üzerine çıktı. Türkiye’nin ham çelik üretimi ise 2010 yılında % 15 artışla 29 milyon tona ulaştı. Türkiye, 2010 yılındaki üretimiyle dünyanın en çok ham çelik üreten 65 ülkesi arasında 10., Avrupa’da ise 2. sıradaki yerini korumuş oldu.

Türk çelik sektörü 2010 yılında global piyasalar açısından sınırlı olarak gelişen talep ortamında ve zorlu rekabet koşulları altında ihracatını sürdürdü. Demir çelik ürünleri ihracatı % 6 düşerek 14 milyar $ değer karşılığıyla 18 milyon ton seviyesinde gerçekleşti. İhracattaki azalmaya rağmen Türk çelik sektörünün üretimini artırabilmesi iç talepteki canlılıktan kaynaklandı.

Bununla birlikte yassı çelik üretimi, yeni kapasitelerin üretimlerini artırmalarının da katkısıyla % 50 artış göstererek 6,6 milyon tona ulaştı.

2010 yılında Türkiye’deki tüketim; soğuk haddelenmiş çelik ürünlerde 2,2 milyon ton, galvanizli çelik ürünlerinde ise 1,8 milyon ton olarak gerçekleşti ve pazar büyümesi % 33 oranına ulaştı.


Boru2010 yılında global pazarlardaki olumlu gelişmeler Türkiye’de de hissedildi. Çelik boru sektöründe inşaat sektörüyle neredeyse paralel şekilde % 15’lik büyüme gerçekleşti. Bu büyüme altyapı ve büyük ölçekli projelerden çok konut inşaatlarından kaynaklandı. Bu gelişmeler ve standart boru ihracatındaki artışın etkisi ile Borusan Mannesmann Boru birinci kalite ürünlerdeki iş hacmini % 24 artırarak 677 bin tona ulaştı. Toplam iş hacmi içinde katma değeri yüksek ürünlerin (basınçlı, özel ve spiral borular) payı ise % 50 olarak gerçekleşti.

Gelişmekte olan ihracat pazarlarında müşteriye özgü çözümlerle satış hacmi artarken, mevcut pazarlarda kalıcı bir büyüme hedefi ile hareket edildi. Toplam iş hacminin % 41’i, 40 ülkeye ihraç edildi.

Sonuç olarak 2010 yılı cirosu bir önceki yıla göre % 32 artarak 640 milyon $ seviyesine ulaştı.

Gerek yüksek katma değerli proje segmentindeki faaliyet daralması gerekse standart borularda iç piyasadaki yoğun fiyat rekabeti kâr marjlarında belirgin düşüşe neden oldu. FVAÖK marjı geçen senenin çok altında, 8 milyon $ olarak gerçekleşti (2009: 34 milyon $, % 7).

Cironun % 16 artması beklenen 2011 yılında öncelik kâr artışına verildi ve yılın başından başlayarak kârlı dengelere dönülecek tedbirler hayata geçirildi.

Yassı Çelik
2010 yılı Borçelik açısından oldukça başarılı geçti. Stratejik plan doğrultusunda pazar payı ve rekabet gücünü artıran yatırımlar tamamlandı. Haziran ayında, 140 milyon $’lık yatırımla kurulan ve üretim kapasitesini % 50 artıran 3. Soğuk Haddeleme ve 3. Sıcak Daldırma Galvaniz hatları hizmete açıldı. Bu yatırım sonunda Borçelik Türkiye’nin en yüksek üretim kapasitesine sahip ve en modern galvanizli sac üreticisi haline geldi.

2010 yılında yurt dışı satışlarda tarihin en iyi performansı sergilenerek özel ürünler ile talepler çok hızlı değerlendirildi. Satışlar bir önceki seneye göre % 25 artırılarak toplam 1,3 milyon ton üretimden satış gerçekleştirildi. Pazar payı galvanizli sacda % 29, soğuk sacda ise % 19 seviyesinde oldu.

Kâr marjının artan yurt içi rekabet nedeniyle azalmasına rağmen 2010’da kârlı bir büyüme yaşandı. FVAÖK seviyesi % 21 artışla 85 milyon $ olarak gerçekleşti.

Kerim Çelik 2010 yılında son ve büyük çaplı yatırımı olan Bursa şubesinin faaliyetleri ve Borçelik ile entegrasyon neticesinde tüm zamanların en yüksek sevkiyat ve ciro rakamlarına (241 milyon $) ulaştı. Sevkiyat miktarı 380 bin ton olarak gerçekleştirildi. Kerim Çelik alımlarının ağırlıklı bölümünü Borçelik’ten gerçekleştirdi. Bu şekilde müşterilerine en yüksek kalitede malzeme sağlarken, zamanında sevkiyatı da garanti etti. Kerim Çelik’in 2010 yılı FVAÖK’ü yeni yatırımın gider etkisi ile geçen yılla aynı seviyede 7 milyon $ olarak gerçekleşti.

Distribütörlük

Otomotiv
Global krizin otomotiv sektörü ve lüks kategori ürünlerdeki etkisinin derin olduğu 2009’un ardından 2010 yılında piyasalardaki küresel bir iyileşme yaşandı. BMW Grubu’nun perakende satış seviyesi BMW, MINI ve Rolls- Royce marka otomobilleri temsil eden tüm markalarda 1,5 milyon adet olarak gerçekleşti. Böylece % 17 büyüme ile dünyanın önde gelen lüks sınıf otomobil üreticilerinden biri olma konumu sürdürüldü. Land Rover ise dünya çapında 181 bin adet satış ile bir önceki yılın % 26 üstüne çıktı.

Türkiye binek otomobil pazarında; ekonomik dengelerin, düşük faiz ve kur seviyelerinin, tüketici lehine pazarlama faaliyetlerinin talepleri artırdığı bir yıl yaşandı. Pazar % 41 oranında artış gösterdi ve 520 bin adet seviyesine ulaştı. Bununla birlikte lüks segmentte perakende satış hacmi % 50 artarak 41 bin adet olarak gerçekleşti. SUV pazarı bir önceki seneye göre % 42 büyüdü ve segment büyüklüğü 25 bin adete ulaştı.

2010 yılında 12.034 adet BMW, 708 adet MINI ve 2.315 adet Land Rover satışı ile 15.057 adetlik perakende satış gerçekleşti. Aynı dönemde ikinci el araç satışları 1.065 adet, motosiklet satışı da 351 adet oldu.

Böylece ciromuz 726 milyon $’a yükselerek bir önceki yılın % 60 üzerinde gerçekleşti. Fiyat indirimleri ve düşük kâr marjlarının egemen olduğu sektörel rekabette, hacim artışının biraz altında bir kâr büyümesi yaşandı. FVAÖK seviyemiz 63 milyon $ oldu.

Gerek pazar payı kazanımları, müşteri memnuniyet seviyesi artışı gerekse olağanüstü satış performansı ile Oto Grubu Borusan Grubu’nun 2010 yılı en başarılı şirket ödülünü kazandı.

Supsan2010 yılında Supsan otomotiv sektörünün büyümesine paralel olarak başarılı bir yıl geçirdi. Eaton Inc. lisansı altında 6,4 milyon adet supap satışı gerçekleştirilerek toplamda 21 milyon $ ciroya ulaşıldı. İtalya ve ABD’ye gerçekleştirilen ihracat hacmi 2,5 milyon adede yaklaştı. Eaton’dan bağımsız OEM ihracatı 200 bin adete, yedek parça supap ihracatı ise yaklaşık 150 bin adete ulaştı.

Yurt içi yedek parça pazarında ise yeni kanal yönetim stratejisinin olumlu etkisiyle büyüme elde edildi. Supabın yanında satılmakta olan gayd, baga, tırnak, eksantrik mili, supap fincanı, motor yatağı ve takım conta ürünlerinin satışlarında artış kaydedildi. 2010 yılı Borusan Grubu Müşterinin Sesi (VOC) yönetimi ve Yalın 6 Sigma şirketi performans ödüllerini alan Supsan gerek strateji gerekse operasyonel mükemmellik yolunda örnek teşkil etti.

Manheim TürkiyeTürkiye’nin ilk “çok markalı ikinci el otomobil platformu” olan Manheim Türkiye ile 2010 yılında 30 bine yakın aracın satışına aracılık edildi. Açık artırmada satılan araç sayısı 11 bin adeti geçti. Üye bayi sayısı 1.335 adede yükselirken, haftalık açık artırmaya aktif katılan üye sayısı 400’e yükseldi.

Ankara şubesinin devreye girmesi, İstanbul İstoç’taki ”on time” açık arttırma düzenleriyle haftada 3 güne ulaşan açık arttırma faaliyetleri 2011’deki % 61 büyüme hedefini destekleyecek şekilde geliştirildi.


İş Makineleri ve Güç Sistemleri Grubu
2010 iş makineleri pazarı 2010 yılında bir önceki yıla göre % 122 oranında büyüme göstererek 6.560 adede çıktı. Borusan Makina ve Güç Sistemleri 953 adet yeni makine satışı ile hedeflerinin çok üzerinde bir satış gerçekleştirdi, % 23 cirosal pazar payı Türkiye pazarındaki liderliğini korudu. Adetsel olarak ise küçük çaplı ve yerli üretim kaynağı olan iş makinesi segmentinin etkisiyle belli bir pazar payı kaybı yaşadı.

Borusan Makina Kazakistan’da da batı menşeli iş ekipmanları arasındaki liderliğini korudu. İş makineleri satış hacmi bir önceki yılın % 56 üzerinde gerçekleşti. Tarım sektörü ise finans sektöründeki krizin ve olumsuz iklim koşullarının etkileri ile en düşük seviyelere indi.

Elektrik güç sistemlerinde Caterpillar ve Olympian markaları ile son yılların en yüksek satış oranlarına ulaşıldı. Taahhüt işlerinde yüksek cirolu, anahtar teslim projelere imza atıldı ve daha kapsamlı işlere girilmesi için yapılanmaya başlandı. 2010 yılında krizden en çok etkilenen denizaşırı, büyük tonajlı gemilerde proje sayısı son derece az oldu. Ancak Borusan Makina ve Güç Sistemleri için bu segment uzun vadeli stratejik bir alan olarak görüldüğü için yatırımlara devam edildi. Yine bu paralelde Caterpillar firmasından MaK motor temsilciliği alınarak ilgili yapılanma faaliyetlerine başlandı.

2010 yılı Türkiye ikinci el ve kiralama işleri için de iyi bir yıl oldu. 165 adet iş makinesinden oluşan kiralama filosu ile % 17 ciro artışı gerçekleştirildi. 2011 yılı için kiralama filosunun yaklaşık % 40 büyütülmesi planlandı. 2010 yılında 350 adet ikinci el iş makinesi satışı gerçekleştirilirken, satışların yarıdan fazlası CCU (Sertifikalı, Garantili) olarak yapıldı.

2010 yılı sonunda FVAÖK 2009 yılına göre % 32 artarak 52 milyon $ gerçekleşti.

Türkiye ve Orta Asya’daki 2010 yılı satış sonrası servis cirosu 2009 yılına göre sırasıyla % 13 ve % 53 oranlarında büyüdü. Satış sonrası gelirlerin sabit giderleri karşılama oranı ise % 74’den % 85’e yükseldi. Bu gelişmelerde özellikle Kazakistan madencilik sektöründeki toparlanma ve krizde ertelenen servis ve parça hizmetlerinin verilmesi etken oldu.

Lojistik2010 küresel krizin negatif etkilerinin silinmeye başladığı bir yıl oldu. Bu süreçte lojistik sektöründe dış ticarette olduğu kadar, iç pazardaki hacim artışının da pozitif etkileri hissedildi ve kapasite kullanım oranları arttı.

Tamamlanan liman genişletme yatırımı ile artan kapasitenin devreye girdiği ilk yıl olan 2010’da liman faaliyetlerinden 43 milyon $ ciro elde edildi. Yaratılan FVAÖK ile yatırımın geri dönüş süreci hedeflerin üzerinde gerçekleşti. Yabancı ülkelerde büyüme stratejisine paralel yatırımlar devam etti, özellikle 3. Parti Lojistik operasyonlarının büyümesi ile 2010 yılında % 33’lük reel büyüme sağlandı.

Yapılan genişleme yatırımıyla Borusan Gemlik Limanı, 5,7 milyon ton genel kargo, 400.000 TEU konteyner ve 250.000 adet araç elleçleme kapasitesine ulaştı. Yatırım sonrası yanaşma şeridi 1.400 metreye ulaşırken terminal sahası 280.000 metrekareye çıktı. 2010 yılı liman satış ve FVAÖK seviyesi fizibilite tahminlerinin üstünde seyretti. Kapasite kullanım oranındaki hızlı artış sonrası 3'üncü faz yatırımın devreye alımına yönelik çalışmalar başlatıldı.

Amerika, Avrupa, Kuzey Afrika ve Ortadoğu’daki mevcut iştiraklerle üçüncü parti lojistik hizmetlerinde güçlü bir bölgesel oyuncu haline gelmek en önemli hedef olarak belirlendi. Bu amaçla Uluslararası Taşımacılık hizmetleri, 2010 yılında stratejik iş birimi olarak konumlandırıldı. Organizasyonel yapılanma ve yatırımlarla özellikle Avrupa ve Türkiye arasındaki taşımacılık faaliyetlerinde daha etkin rol üstlenmek hedeflendi.

Borusan Lojistik’in yurt dışı markası olan Borusan Logistics’in 2010 yılında gerçekleştirilen toplam 3 milyon dolar tutarındaki yatırımlarla ülke yapılanmaları daha da kuvvetlendi. Yine 2010 yılı içerisinde, 2011’de Kazakistan’da şirket kurulumuna yönelik hazırlıklara da başlandı.

Borusan Lojistik 2010 yılında grup dışı satış payını % 64’e çıkardı (2009: % 60). FVAÖK seviyesi ise % 28 artarak 38 milyon $ olarak gerçekleşti.

Enerji2010 yılı Türkiye elektrik piyasasında özelleştirme ve liberalleşme süreci açısından önemli değişikliklere sahne oldu. Elektrik dağıtım bölgelerinin özelleştirme süreci hızlandırıldı, bu kapsamda 11 dağıtım şirketinin 3 ana grup haline ihaleleri gerçekleştirildi. Üretim sektörü özelleştirmeleri için resmi ihale duyurusunun ise 2011 yılı içerisinde başlatılması bekleniyor.

2010 yılı, yapımına devam edilen enerji santrallerinin tamamlanması ve yeni kurulan Borusan EnBW Enerji’nin kritik fonksiyon ve süreçlerinin oluşturulması açısından önemli bir yıl oldu. Bu anlamda en önemli adım Bandırma Rüzgâr Enerji Santrali’nin mevcut 45 MW kurulu gücünün 15 MW artırılması oldu. Santral 2010 yılı sonuna kadar toplam 199 GWh elektrik üretimi gerçekleştirirken 15 milyon $ ciroya ulaştı.

2010 yılında inşaat çalışmaları devam eden Yedigöl Aksu Hidroelektrik Santrali de (50 MW) 2011 yılı içinde faaliyete geçecek.

Borusan EnBW Enerji 2010 yılı sonunda 292 milyon $ aktif büyüklüğe ulaştı. Yatırımların (Bandırma RES ve Yedigöl HES) getirdiği uzun vadeli proje finansmanları ise başarılı örneklerle hayata geçirildi.

Borusan EnBW’nun önümüzdeki dönem için iki hedefi mevcuttur. Mevcut portföyündeki projeleri bir an önce yatırıma dönüştürebilmek ve portföyüne satınalmalar ve ihaleler kazanarak yeni projeler katmaktır.

Stratejik plan döneminde 1000 MW’lık kurulu güce sahip olma hedefi de devam etmektedir.

Sonuç:
Sonuç olarak, tüm iş birimlerinde önemli büyüme hedefleriyle birlikte kârlılık odağının arttırıldığı, stratejik yatırımların devam ettiği, aynı zamanda operasyonel ve finansal disiplinin önceliklendirildiği yeni bir yıla başlıyoruz.

Bu yıl önemli büyüme ve gelişme hedeflerimizin belirlendiği 2015 stratejik planımızın ilk yılı ve 2011’in 2010’dan daha başarılı bir yıl olacağına bizim inancımız tam.

Her iş kolumuzda yeni yatırımlarla ve yeni iş yapış şekilleriyle güçlenerek ve büyüyerek daha yüksek kârlılığa ve 6 milyar $ ciroya ulaşmayı kendimize hedef koyduğumuz bu planımızın tüm Borusanlıları heyecanlandırdığına ve kenetlediğine emin olarak Grubumuza bu yolculuğunda başarılar dilerim.

Saygılarımla
İcra Kurulu
Agah Uğur
CEO